Mistik Ürgüp


2014 Yılı kurban bayramı ilk günü ailelerle bayramlaşma merasimini bitirdikten sonra ilk akşam çıktık yola... İlk etap Trabzon' dan Ankara Esenboğaya uçuşla tamamlandı. Buradan Kayseri' ye direkt uçuş bulunmadığından Ankaradan' Ürgüp'e araç kiralayıp geçecektik. Tabi önceden tatil planları yapmaktan büyük mutluluk duyan bizler çok önceden biletlerimizi almış ve araç kiralama işimizi halletmiştik.

Araç kiralama işinde işimizi garantiye almak istediğimiz için Avis gibi kurumsal şirketler tercihimiz. Yolculuk boyunca başımıza gelebilecek herhangi bir sıkıntı için bize sunmuş oldukları (extra ücret karşılığı tabi ama cüzi) sigorta ile çok daha güvenli bir yolculuk geçirdik. İlk gece eski öğrencililk günlerimiz yad edelim diye Ankara' da kaldık. Ertesi sabah çıktık Mustafapaşa' ya doğru yola. Kah durup dinlenerek kah 'bu yol hiç bitmiyceeeekkk' diyerek yaklaşık 3,5 saat sonrasında vardık Ürgüp' e. 
Otelimiz Cave Art Hotel Ürgüp merkezde değil de Mustafapaşa' daydı dolayısıyla en az 5-10 dakika daha yolumuz vardı. Nihayet oteli bulduk ve inanın tüm bu yol arama zahmetine değdi. Otelin işletmecileri bir aile. Kapıdan girdiğinizde karşınıza Ürgüp manzaralı küçük bir avlu çıkıyor. Avlunun kenarlarında ve merdivenle inilen alt katta bulunan bir kaç odadan oluşan bu otel oldukça güzel olan dekorasyonuyla ilk girdiğiniz andan itibaren yüzümüzde tebessüme neden oldu. Bizim odamız medivenlerle inilen yine küçük bir avlunun sonunda 'ŞAPEL' şeklinde tasarlanmış bir odaydı.

Bu kadar otelden bahsetmek yeter geçelim asıl gezdiğimiz gördüğümüz yediğimiz yerlerden bahsetmeye =). Tabi öğleden sonra ancak saat 3 civarlarında Ürgüp' te olduğumuz için o gün sadece otelin civarını gezmekle yetindik Mustafapaşa' da otelin hemen altında yol boyunca mağara evler otelleri görebilirsiniz. Etrafta dolaşırken herkesin gittiği yönde ilerleyelim muhtemelen orada bir yer vardır diyerek sürü psikolojisiyle yolumuza devam ettik manastır sokak boyunca yürüyüp kiliselerin olduğu bölgeye geldik en yakında ki kilise olan Aziz Stefanos Klisesini gezip gördükten sonra havanın da kararmasıyla otelimize geri dönmek üzere yola koyulduk. 

Ürgüp' e gelmemizde ki asıl amaç olan balon için hemen bir rezervasyon yaptırdık. Ayrıca bu bölgeyi tam anlamıyla gezmek isteyenler için 3 ayrı tur mevcut  red, green ve blue tur. Biz asıl peribacalarının göreme açık hava müzesinin de içinde bulunduğu red turu seçtik. Sabah güneş doğarken balon turu yapıp gün içinde de kırmızı tura katılacaktık. Ancak gelin görün ki Ürgüpte balon turu yapmak içn hava şartlarının güzel olması gerekmekte. Rüzgarlı bir sabaha uyandığımız için balona binemedik =((( ve bir sonraki gün için tekrar balon turu rezervasyonumuzu yaptırdık. Gün içinde çıktık kırmızı turumuza. Otelden tur şirketinin özel aracıyla alındık ve hatta araca geç kalmayalım diye otelin çok sevimli çalışanları bize ekmek arası kahvaltılık hazırladılar. Red tur dağınık bir bölgede açık havada gördüğünüz yerlerle ilgili ayrıca rehberlik hizmeti almak istiyorsanız oldukça uygun bir tur. Yer altı şehirleri ve ıhlara vadisi bu tura dahil değil.






Sırasıyla Uçhisar , Göreme açık hava müzesi, Avanos, Devrent , Paşabağı, Zelve turun gezi programına dahil yerler arasında. Öğle yemeği tur fiyatına dahil. 
















Bütün bu güzellikleri fotoğraflayabileceğiniz bir tepede 'o ağacın altı cafe' de mola verdik ve kahvelerimizi içtik, şaraplarımızı tattık. Dönüş yolunda otele hemen dönmektense Ürgüp merkezde indik. En son sıra sıra dizili kuruyemişçilerde ne alacağımızı şaşırmış halde bulduk kendimizi :))

Ayrıca merkezde de çeşitli yöresel markaların şaraplarından tadabilirsiniz. Fiyatları da oldukça uygun. Yarın ve dönüş günü sabah havanın güzel olması dileğiyle otele geri döndük. Bu arada otelle ilgili belirtmem gereken en önemli özellik odalarda televizyon yok. Kafa dinlemek isteyenlere duyurulur :)) Ve fakat bir uyandık öyle bir fırtına vardı ki pencerenin kenarında ki saksılar yerlere düşmüş :(( Elimizden hiçbirşey gelmeyeceği için kahvaltımızı yapıp yola koyulalım dedik. Aslında dönüş yoluna erken çıkıp Ihlara Vadisini de görmek gibi bir planımız vardı ancak hava o kadar kötüydü ki bundan vazgeçtik. Şansımız varsa yolumuzun üzerinde ki Tuz Gölünde yürürüz diye kendimizi avuttuk. Hava çok bulutlu ve rüzgarlıydı ancak Tuz gölünün üzerinde bu güzel fotoğrafı çekmemize sebep olan şu güzelliğe bakın...


Tuz gölünde gezindikten sonra tekrar yola koyulduk. Yaklaşık 3,5 saat süren yolculuk sonrasında esenboğaya vardık ve eve dönüş... Kapadokyaya gitmeyi planlayanlar o bölgeyi tam olarak görmek ve balon turunu da yapmak istiyorsanız en az 3 gününüzü o bölgeye ayırmalısınız. Mistik ürgüp bekle bizi tekrar geleceğiz...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder